Zeki CEYHAN haklıydı! KORKULARIMIZI YÖNETEMEDİK!
a. Allah selamet versin, Milli Gazete’de hala yazan Zeki CEYHAN bir sohbetimizde: Polislik seninle birlikte musalla taşına ulaşır, demişti.
b. Ne olursa olsun bu toplumun aşağılanmışları seni ömrünün sonuna kadar devletin gizli gücü olarak göreceklerdir, demek istiyordu.
c. Bu ifadesiyle ceberrut bir devletten bahsediyordu. Acımasız, merhametsiz, zorba demek istiyordu.
d. Sen ne dersen, de! Halkın hissettiği önemliydi. Halk nasıl hissediyordu? Halk aşağılandıkça, aşağılık kelimelerle devleti aşağılıyordu.
e. Sonuçta halk ürküyordu, korkuyordu, tedirgin oluyordu: devletin paçasına yapışmış hayatını sürdürenlerle kolkola girmek istemiyordu. 657 Sayılı Yasaya ruhunu esir etmiş, değişim ve gelişimden ürken, tembel, sıfır-risk algısıyla köhnemiş, kendisine insani fayda temin etmekten aciz güruhu sevmiyordu, seviyor gibi davranıyordu. Halk da iki-yüzlü, maskeli hale gelmişti.
f. Onun için çoğunluk halkla içiçe olan polise bile ‘’ Ayıdan post, Polisten dost olmaz ‘’, diyorlardı. Halk devletle, genel olarak memurla, basınla, zenginle barışık görünmüyordu. Siyasetin peşine takılmış, uydu gibi takipçi olmuş, koyun gibi sürüleşmişti. Sağa, sola, ileriye, geriye, yukarıya, aşağıya ve her yöne emir ve komutla bakmaya başlamış, buna alışmıştı.
g. Belki de bu yüzden, vesayet dönemlerinde vatandaşların kurduğu dini ve kültürel ağırlığı olan sosyal ve siyasal hizmet kurumlarında ‘’ Eskimeyen Polis ‘’ kimliğiyle aktif olarak bulun-a-madım!
h. 1970’lerin Türkiyesi böyleydi. Korku vardı, tedirginlik vardı, umut yoktu! Haksızlıklar, adaletsizlikler insanları canından bezdirmişti. Insanlar korkularını yönetemiyordu!
i. Ben de korkularımı yönetemedim. Eskimeyen polis olarak kaldım!
j. Zeki CEYHAN haklıydı: Bizim polisliğimizi teneşir paklardı.
YARIN: 16.ASKERLİK BANA ÇOK ŞEY ÖĞRETTİ! POLİSLİK BENİ BÜYÜTTÜ!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder