30 Mart 2019 Cumartesi

5. AŞAĞILAMA, AŞAĞILANMA: AŞAĞILADIKÇA AŞAĞILANMA YARIŞI!
a. O dönemde toplumun her kesiminde aşağılamalar vardı. Şehirli köylüyü aşağılardı. Memur vatandaşı aşağılardı. Üst rütbeli aşağıdaki rütbelileri aşağılarlardı. Başlar ayakları beğenmiyordu.
b. Bu aşağılamalar değişim gösterdi, alt rütbeliler üst rütbelileri aşağılamaya başladı. Ayaklar baş oldu. FETÖ bunu da başardı.
c. Askerde cübbeler rütbeleri örterdi. Şimdilerde siviller rütbeleri örttü!
d. Memurlardan ‘’BEY’’ olanlar, memurlardan ‘’ EFENDİ’’ olanları aşağılarlardı. Memurlar bey ve efendi diye ikiye ayrılıyorlardı. Bey! ve Efendi!
e. Müstahdemler ‘’EFENDİ’’ sınıfındaydı. Köy ağaları, köy, kasaba ve şehir zenginleri ‘’EFENDİ’’lerdi. Henüz ‘’BEY’’ liğe terfi edememişlerdi.
f. Aşağılama toplumu sarmıştı, sarsıyordu! Aşağıladıkça aşağılananlar, belki de daha çok aşağılanmak için aşağılamaya devam ediyorlardı!
g. Amir memuru, memur vatandaşı aşağılıyordu. Vatandaş aşağılandıkça aşağılamaya, aşağıladıkça aşağılanmaya teşne oluyordu.
h. Aşağılayıp, aşağılanan aşağılıkların okumaya, öğrenmeye vakti yoktu!
i. Ailelerde eğitim olması gerektiği gibi yürüyordu. Çocuklar evlerde sözlerle değil, davranışlarla öğreniyorlardı. Sanki o anne babalar bunu biliyorlardı. Ona göre davranıyorlardı! Çocukları yuvalarında daha iyi, daha mükemmel öğrensinler diye, aşağılamaları davranışlarıyla tiyatroya dönüştürmüşlerdi; iyi oynuyorlardı! Çocuklar sokaklarda anne-babalarını taklit ediyorlardı.
j. Sokakta aşağılanan vatandaş, evinde eşini aşağılıyordu. Eşini aşağılayan babanın davranışlarını çocukları taklit ediyorlardı!
k. Anne babalar okumuyordu. Çocuklar okumaları taklit edemiyordu.
l. Çocuklar, aşağılayan abidesi kesiliyor, aşağıladıkça aşağılanmanın zevkine varıyorlardı. Aşağılayan aşağılayana yarış yapıyorlardı!
m. Aşağılama yarışı evden sokağa, sokaktan mahalleye, mahalleden okula, okuldan devlet dairelerine, siyasete, oradan devlete uzanıyordu. Toplum bu konuda birbirlerini, davranışlarıyla iyi eğitiyordu!
n. Çocuklar askere maharet kazanmış olarak gidiyorlardı. Peygamber ocağı, aşağılama-aşağılanma ocağına dönüşmüştü.
o. Erler hizmet ehliydi. Erbaşlar, astbaşlar yani astsubaylar, yedek subaylar, subaylar, kurmay subaylar gibi kademeler oluşmuştu.
p. Hiç bir kademe, bir diğerinin ruhuna giremiyordu. Adeta ruhlar çarpışıyordu. Her kademe, diğer kademenin ayaklarına bakıyordu!
q. Köylü, şehirli, eğitimsiz, eğitimli, fakir, zengin, görgülü, görgüsüz kademeler birbirlerinin encamını iyi görmüyorlardı. Birbirlerine tahammül edemiyorlardı. Tahammülsüzlük ülkeyi kaplamıştı.
r. Allah’a şükür. Gazeteler, televizyonlar derken, teknoloji fışkırdı son 20 yılda. Vatandaş kendi haklarını, devlet ehli de vatandaşa hizmetin ne demek olduğunu öğrenmeye başladı.
s. Yine de cüppeler rütbeleri, rütbeler liyakatleri örtmeye devam ediyordu. 

YARIN: 6. AŞAĞILAMALAR SIZMALARI BERABERİNDE GETİRDİ. SIZMALAR DA SIZDIRMALARI BERABERİNDE TAŞIDI


Yorumlar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder